KARPUZUN FAYDALARI

 Buram buram yaz sıcağında susadığımızda da acık­tığımızda da karpuzun hayalini kurarız. Çünkü karpu­zun yüzde 95’i su. Bu nedenle de hem vücudumuzun su kaybını karşılıyor, hem susuzluğumuzu gideriyor. Sıcak havalarda terle birlikte vücuttan atılan su ve mineral kaybını karşılıyor. Sadece bu kadar mı? Elbette değil. Karpuz, sanki dünyanın en güzel tatlarından yoğrulmuş bir ilaç gibi.

İnanması zor ama karpuz, kabakgillerin bir alt grubu. Çok fazla türü var. Çekirdekli, çekirdeksiz, uzun, yuvar­lak, oval, silindirik karpuzlar… Hatta küp formunda bile yetiştirilmeye çalışıldı.

Afrika bitkisi ama uzun sıcak iklime sahip her yerde ye­tişiyor. Tarlaların en fazla güneş gören ve en sıcak olan yeri karpuza ayrılıyor. Türkiye’de her yıl 4 milyon tona ya­kın karpuz üretiliyor. Çukurova, Diyarbakır, izmir, Edirne, Mardin, Antalya, Urfa, Tekirdağ, Bursa, istanbul, Ankara, Balıkesir önemli karpuz üreticisi şehirler. Üretimi bu kadar yaygın olan karpuzun, sofralarımızda- ki yeri de vazgeçilmez. Geleneksel atıştırmalıklarımızın listesini yaptığımızda, ilk sıralarda karpuz-peynir-ekmek üçlüsünü saymaz mıyız? Ancak taze olarak tüketilmesi­nin yanı sıra ülkemizde karpuzun kabuklan da kullanı­lıyor. Özellikle Akdeniz bölgesinde karpuz kabuğundan çeşitli tatlılar ve reçeller yapılıyor.

KARPUZU AÇ KARNINA YEMELİYİZ

Uzmanlar yaz aylarında bol bol karpuz yenilmesini öneri­yor. Neden derseniz, liste hayli uzun… Karpuz, besin değeri açısından çok zengin bir meyve. 100 gram dilimlenmiş karpuz, 26 kalori, 0.5 gram protein, 0.3 gram lif, O kolesterol, 10 miligram fosfor, 7 miligram kalsiyum, 0.5 miligram demir, 320 miligram potasyum, 590 IU A vitamini ve 7 miligram C vitamini içeriyor. Karpuzun yüzde 951 su. Yüksek miktarda su içerdiği ve hazmı kolay olduğu için temizleyicilik özelliği taşıyor. Böbrekleri çalıştırıyor ve idrar söktürüyor. Karpuz yedik­ten sonra sık tuvalete gidildiği için, atık maddelerin vü­cuttan daha sık dışarı atılmasını sağlıyor. Ancak uzman­lar karpuzun bu özelliklerinden yararlanmak için mide boşken tüketilmesi gerektiği uyarısında bulunuyor. Karpuz, içerdiği “likopen” maddesinin antioksidan özel­liği nedeniyle kansere karşı koruyor. Kansere yol açan en büyük sebeplerden biri, doku ve organların zararlı mad­deler nedeniyle hasar görmesi. Karpuzun içeriği ise za­rarlı toksinlerin sağlıklı doku ve organlara bağlanmasını engelliyor.

karpuz

Karpuz yoğun olarak içerdiği B ve C vitamini etkisiyle de bir zindelik ve enerji deposu.

İçerdiği A vitamini sayesinde cildi güneşin zararlı et­kilerinden korur, pürüzsüz bir görünüme kavuşmasını sağlarken, sıcakta terle birlikte vücuttan atılan potasyum kaybı nedeniyle ortaya çıkan tansiyon düzensizliğini de içeriğindeki potasyum mineraliyle dengeliyor. Uzmanlar, yağ ve kolesterol içermemesi ve kalorisinin düşük olması nedeniyle yaz aylarında yapılan diyetler­de özel bir yeri bulunan karpuzun sık sık sofrala­rımızda yer almasında hiçbir sakınca görmüyor, aksine faydalı buluyor. Ancak karpuzun olgun­laşmış halde tüketilmesi öneriliyor. Bir başka öneri de zamanlamayla ilgili. Uz­manlar karpuzdan en yüksek faydayı aç kar­nına ve çekirdekleriyle yiyerek sağlayabile­ceğimizi belirtiyor. Yemekten hemen sonra yenen karpuz sindirimi zorlaştırıyor.

KARPUZ NASIL SEÇİLMELİ?

Lezzeti ve nimetlerinden yararlanabilmemiz için olgunlaşmış karpuz seçmeliyiz. Güzel bir karpuz seçiminin kriterleri çok kolay. Tatlı ve sulu, olgun bir karpuz seçmek için kabuğunun renginin parlak değil, mat olmasına dikkat etmeliyiz. Tırnağımızla hafifçe kazıdığımızda yeşil kısmının kolayca çıkması gerekiyor. Karpuzun toprağa oturan kısmı da beyaz veya yeşil değil açık sarı olmalı. Eğer kesmece karpuz alacaksak, içinin renginin parlak kırmızı, çekirdeklerinin de koyu kahverengi veya siyah olup olmadığına bakmalıyız,