Annenin tepkisi
Birçok kadın, özellikle ilk bebeklerini dünyaya getirenler, doğumda bebeğe karşı fazla bir duygu beslemezler. Yalnızca doğumun sonuçlanmasından ve her şeyin yolunda gitmesinden dolayı büyük bir rahatlama duyarlar. Bebeklerini görmek onlara heyecan verebilir, ama ona sevdikleri bir varlıktan çok, ilginç ve çekici bir yabancıymış gibi bakarlar. Bebeğin kendilerinin olduğuna ve kısa bir süre önce onu karınlarında taşıdıklarına inanamazlar. Bebeğin güzel ya da çekici görünmemesi ise onları bir an derin bir düş kırıklığına uğratabilir; hatta yeni doğmuş bir bebek bazı kadınlara tiksinti bile verebilir. Doğumda eşlerinin yanında bulunan erkekler de bu gibi tepkileri gösterirler; ama biraz garip olmakla birlikte, duygusal yönden kadınlardan daha çok etkilenirler. Bu tepkilerin hepsi normaldir ve.hiçbir zaman annelik ya da babalık içgüdüsünün eksikliğine işaret etmez. Anne ve babayla çocuk arasındaki duygusal bağ yavaş yavaş gelişir, bir düğmeye basar gibi istenildiği an birdenbire başla-tılamaz.
Karşılaşılabilecek sorunlar
Bazen bebek doğar doğmaz normal solunumu başlamaz ya da müküs (sümüksü sıvı) solunum yollarını tıkayabilir. Dolayısıyla, tıp ya da bakım personelinin bebeğin solunum yollarını temizlemeleri, oksijen vermeleri ya da solunumu bir an önce başlatmak için gerekli diğer önlemleri almaları öncelik taşır. Bebeğe vurmak zararlı olabilirse de, bu çeşit hafif bir uyarı bazen solunumu harekete geçirebilir.
Bebek doğduktan sonra kolayca ısı kaybedebileceği için sıcak tutan bir battaniyeye sarılarak hemen annesine verilir. Dünyaya getirdikten sonra şöyle bir gördüğü yavrusunun gözlem ya da tedavi için acele özel bir bölüme götürülmesi anne için üzücü olabilir. Ancak, bebeğin güvenliği yönünden bu gereklidir ve bebeğin, anneden ayrılması sonucu,
ömür boyu duygusal yoksunluk çekeceği anlamına gelmez. Modern hastaneler hem annenin, hem de babanın bebekleriyle elverdiğince bir arada bulunmalarını sağlamak için gerekli düzenlemeleri gerçekleştirmelidirler.
Anne ve baba birtakım anormalliklere ilişkin korkular beslemekle birlikte, doğal olarak tamamen normal gelişmiş bir bebek beklerler. Oysa, ender olarak yarık dudak, yarık damak, çarpık ayak, ya da bebeğin vücudunun görünen bir yerinde kırmızı ya da kahverengi bir leke gibi bozukluklar görülebilir.
Ama, bu tür birçok kusur modern tedavi yöntemleriyle giderilebilmekte ya da önemli ölçüde düzeltilebilmektedir.
Normal gebelik süresi sonunda doğan bebeklerin ağırlıkları değişik olabilir. Bir gün önce doğmuş olan bu iki sağlıklı bebekten ufağı 2,5, büyüğü ise 4,5 kilodur.