Doğum Anında Bebek

Bir bebeğin doğumu doğanın en büyük mucizelerinden biri olmakla birlikte, aslında biraz tiksindirici bir olaydır. Ancak, olayın bu yönü doğum sırasında pek önemsenmez. Anneler aylardan beri bebeklerini düşünmüşler ve gözlerinin önünde canlandırmaya çalışmışlardır. İlk gördüklerinde, bebeklerinin daha önce gördükleri başka bebeklere benzemesi de pek şaşırtıcı bir durum değildir; çünkü onları genellikle biraz daha toparlanmış, yeni yıkanmış ve güzel giysiler giydirilmiş olarak görürler. Aslında, bebeğin bu durumda dünyaya gelmediğini herkes bilir, ama yeni doğan bir bebeğin ilk görünümü annede şok etkisi yapabilecek gibidir.

Bebeğin kafatasını oluşturan yassı kemik levhalar arasında gevşek bir bağlantı vardır. Bu kemik levhalar doğum sırasında üstüste binerek bebeğin kafasının pelvisten geçebilecek bir biçim almasına olanak verirler. Böylece bebeğin kafası genellikle uzar, alnı yassılaşır, belki burnu bir yana doğru ezilir ve çenesi içerlekleşir.

Doğumun birinci aşamasında ser,viks açılırken, kafatasının bu biçim değiştirme sürecine uğramayan bölümü serviksin karşıt basıncıyla karşılaşmadığından kalınlaşıp şişe-bilir. Buna “başçık” adı verilir. Rahimden önce normal olarak kafanın arkası çıktığı için, başçık kafadaki bu uzama etkisini artırır. Çok ender görülmekle birlikte, bazen bebek kafasını geriye doğru kaldırır ve böylece önce yüzü dışarı çıkar. Bunun sonucunda bebeğin yüzünde beliren şişkinlik aslında zararsız olup bir iki gün içinde geçmekle birlikte, anneyi kaygılandırabilir.

Bebeğin derisini, değişken kalınlıkta beyaz, yağlı bir tabaka (verniks) örter ve eğer kendisini saran sıvıda bağırsağından gelen dışkı maddesini içeren safra bulunuyorsa, verniks yeşile çalan bir renk alır. Bazı be-bekler doğduklarında pembe renklidir, ama sağlıklı birçok bebeğin morumsu mavi bir renkte doğmaları da olağandır. Özellikle, bebeğin hafifçe üşümesi durumunda, bu mavimsi rengin kaybolması birkaç saat sürebilir. Ayrıca, bebeğin vücudunda, aşırı gerilen serviksin kanamasından, vajen ağzındaki ufak yırtılmalardan ya da epizyotomiden ileri gelen kan lekeleri de bulunabilir.
▲ Yeni doğmuş bir bebeğin damağında yarık olup olmadığı kontrol ediliyor.
▼ Bebek doğduktan hemen sonra tartılmaya karşı çıktığını ağlayarak anlatmaya çalışıyor.